Hamilelik döneminde süt ve daimi dişlerin tomurcukları çene içinde oluşur. Hamilelik
esnasında mineralden zengin beslenmek diş yapısını güçlendirir. Her zaman ihtiyacımız
olan kalsiyum, fosfor, potasyum, vitaminlere hamilelik döneminde daha çok ihtiyaç
duyarız. Diş tomurcuklarının yapısını güçlendirmek için beslenmemize dikkat etmeliyiz,
özellikle son üç aylık dönem önemlidir. Haftada 1 balık yemek, süt ve süt ürünlerini bol
bol tüketmek gerekir. Halk arasında çok yaygındır. Bulantılarım çok oldu bebeği
besleyemedim. Bebek de kalsiyumunu benim dişlerimden aldı? Ne kadar doğru? Bulantılar
hamileliğin ilk 3 ayında görülür. Bu dönemde bebeğin hiç de annesinin kalsiyumuna
ihtiyacı yoktur ya da her hamilelik bir dişime mal oldu? sözü vardır. Hamilelikte
değişen hormonal yapı diş etlerinin üzerinde etkin olarak diş etlerinin daha enfeksiyona
yatkın olmasına sebep olur. Mevcut diş eti sorunu hamilelikde daha belirgin hale gelir.
O yüzden hamileliğe girmeden önce diş ve diş etlerinin mutlaka bir diş hekimi tarafından
muayenesi yapılıp, gerekli tedavilerin yapılması gerekiyor.
Özellikle diş etlilerin de sorun olan anne adayının hamilelik esnasında diş eti
kanamaları çok sık görülür. Diş eti kanayan anne adayı fırçalamadan çekinerek fırçalama
miktarını ve süresini kısaltır. Birde kişide mide bulantısı sorunu varsa diş etleri
enfeksiyona daha yatkın olur. Bu tablo sonucunda diş eti problemine dayalı dişlerde
sorunlar kaçınılmazdır. Yani hamilelik dişlerde kaybın primer sebebi değildir.
Hamilelikte değişen hormonal yapı dişlerde enfeksiyona yatkınlık kılar.
Hamilelikte çürük miktarının artmasında da bulantıların etkisi vardır. Bildiğimiz gibi
mide asidi hidroklorik asidir. Bu asit yediğimiz yiyeceklerin öğütülmesinde etkinken
bulantı ile ağza geldiğinde dişlerde tahribata neden olur. Özellikle sabah
bulantılarının ardından mutlaka dişleri fırçalamak gerekir. Fırçalamanın mümkün olmadığı
durumlarda suyla gargara yapmak gerekir.
Bazen dişleri fırçalamak da mide bulantısına neden olur. Böyle bir durumda başımızı
aşağı doğru eğerek dişlerimizi fırçalamak, küçükbaşlı diş fırçası kullanmak bulantıyı
ortadan kaldırmada etkin olabilir. Macunların tadı ya da kokusundan midesi bulananlara
tavsiyem çocuk macunlarıdır. Çocuk macunlarının tatları şekerleme gibidir.
Mide asidi ağızda şayet başlangıç halinde çürük varsa bunların ilerlemesine de sebep
olacağından hamilelik öncesinde bu çürüklerin tespit edilip doldurulması önemlidir.
Hamileliğe karar vermeden önce mutlaka diş hekimine gidip genel bir kontrol yapılması
gerekir.
Bu kontrol mutlaka röntgenle desteklenmelidir. (Panoramik dediğimiz bütün dişleri
gösteren röntgen) Çünkü hamilelik uzun bir süreç olduğundan bu dönem esnasında
radyasyondan dolayı asla röntgen çekilemediğinden, bir problem dahilinde bu röntgen
yardımcı olacaktır.
Pek çok kişi dişlerini fırçalar dişlerini fırçalanmasına rağmen hâlâ diş ve diş eti
problemleri yaşayanlar vardır. Bunun altında yatan sebep etkin ağız bakımını bilmemek ya
da yapamamaktan kaynaklanır. Etkin diş fırçalamayı ve diş ipi kullanımını bilmiyorsak
mutlaka öğrenip uygulamaya başlayalım. Tam bir ağız bakımı etkili fırçalama ve iplik
kullanımıyla olur. Dili ve yanakları fırçalamakta önemlidir.
Hamilelikte flour kullanımı bazı ülkelerde uygulanan koruyucu önlemdir. Fakat ülkemizde
içme sularının tam anlamıyla denetimi yapılamadığından bu konuda kararı kişinin ve kadın
doğum uzmanının vermesi daha uygun olur. İçme suyunda flourun fazla olduğu bölgelerde
flourozis dediğimiz dişlerde sarı kahverengi lekelenmeler olur.
Hamilelikte kullanılan ilaçlarında diş üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Özellikle
tetrasiklin grubu ilaçlar dişleri boyar. Hipoplazi dediğimiz dişin üzerinde görülen sarı
kahverengi görüntünün sebebi çoğu zaman annenin hamilelik döneminde kullandığı ilaç ve
geçirdiği ateşli hastalıklardır. Bu nedenle vücut direncini yükseltip; hamilelikte
mümkün olduğu kadar hastalanmamaya ve ilaç kullanmamaya özen göstermek gerekir.
Hamilelik döneminde ortaya çıkan diş problemlerinin tedavisi mümkündür. Genellikle diş
çekilir mi? sorusu gelir. Evet, uygun bir anesteziyle diş çekilir. Antibiyotik
kullanılmasını çok istemesekde kullanılır. Çünkü iltihaplı bir dişin bebeğe daha çok
zararı vardır.
Hamilelikte yapılacak diş tedavisinde dikkat edilmesi gerekenlerden biride hamile
hastanın hekim korkusu taşımamasıdır. Hekim korkusu olan hastada; tedavi esnasında
korkudan adrenalini yükselerek istenmeyen durumlara neden olabilir. Bu nedenle ilk üç ay
düşük tehlikesi, son üç ayda erken doğum tehlikesi olabileceğinden tedaviye karşı
duyulan korkunun hastaya yapılacak telkinlerle giderilmesi gerekir. Çok korkan hastada
dişini yaptırmamak için bahaneler oluşturanlarda sadece acil durumu ortadan kaldırıp
tedavinin tamamlanmasını hamilelik sonrasına ertelemek gerekir.
Hamilelik sonrasına ertelenecek tedaviler içerisinde röntgen çekmenin zorunluluk olduğu
tedavilerde vardır. Örneğin kanal tedavisi gibi tedaviler de ağrının ortadan
kaldırılmasıyla tedavi geçici restorasyonlarla bitirilip tamamlanması hamilelik
sonrasına ertelenebilir.
Unutmamak gerekir ki hamilelik patolojik bir durum değil fizyolojiktir. Hormonlar
zamanla düzelerek tekrar normal hayata dönülür.